Sayın Erdoğan, çek ellerini üzerimizden!
Geçtiğimiz haftalar sayenizde Hollandalı Türkler ve Hollanda’da yaşayan Türkler için baya bir hareketli geçti. Hayır – evet olayına girmiyorum çünkü “hayır’ın” Türkiye Cumhuriyeti için daha hayırlı olacağını biliyorum. Avazınınız çıktığı kadar Hollanda devletine “Nazi” ve “Faşist” diye bağırışlarınız hala kulaklarımda çınlıyor. Türkiye’de eğitim sistemini tam olarak bilmediğim için soruyorum, 2. Dünya savaşının tarihini ve Avrupa ülkelerinin verdiği mücadeleyi Üniversite’de tarih derslerinde mi öğretiyorlardı? Şayet öyleyse sizden rica ediyorum, bu memleketin tarihini bir inceleyin. Ya da olmadı danışmanlarınızdan biri araştırıp size anlatsın!
Türkiye’yi belki sizin hayal edemeyeceğiniz kadar biz de seviyoruz, bir ülkeyi uluslararası bu kadar itibarsızlaştırdığınızın farkında mısınız? Danışmanlarınız bunları size söylemiyor mu? Yoksa söylüyorlardı siz tutulmuş olduğunuz koltuk sevdasından, sultanlık aşkınızdan ve akademik dünyada dedikleri “Ottomania”dan dolayı danışmanlarınızı mı dinlemiyorsunuz?
Hollanda’nın yakın tarihini bile bilmiyorsunuz.. Bilseydiniz şayet, sosyal demokratlarla Wilders’i bir tutmazdınız. Hayatım boyunca “Yiğidi öldür ama hakkını yeme” sözü yaklaşımlarımda bana yön veren unsurlardan biridir.. Özgürlük, demokrasi, adalet, birlik ve beraberlik, doğruluk da beni yönlendiren ideallerimdir. Sosyal demokratlara yapmış olduğunuz hakareti şiddetle kınıyor ve sizi adalete, doğruluğa davet ediyorum. O sosyal demokratlar olmasaydı benim babam bu ülkeye gurbetçi olarak geldiğinde ezilecekti belki de.. Sosyal demokratlar olmasaydı ben şu an Hollanda’nın bana vermiş olduğu bütün fırsatlardan yararlanamayacaktım. Tuhaftır ki sizin hakkınızda bile “Yiğidi öldürün ama hakkını yemeyin, adam yol yaptı” demişliğim vardır. Yol yaptı olayın ironisi fakat belirli bir noktaya kadar destekledim çünkü memleketin refahı için çabalıyordunuz, hani bende kör değilim yani! Evet, sosyal demokrat olarak destekledim çünkü bütünleştirici olacağınıza inanmıştım. Sonuç; Koskoca bir hayal kırıklığı! Allahtan ideallerim vardı da beni kurtardılar.. Çünkü tavırlarınızda ve söylemlerinizde ne adalet ne de dürüstlük var. Kendinin defalarca kandırılmış olduğunu iddia eden biri tarafından kandırıldım kısacası.. Sahi aklıma gelmişken, bir insan nasıl kandırılır bu kadar? Sizi baya bir kandırmışlar kendi deyiminizle, travmatik olsa gerek.. Yani sizin tarafınızdan kandırılmak bende travma etkisi yaratacakken direkten dondu! Allah’tan direkler var..
Sayın Erdoğan, ben Hollanda’da doğdum ve büyüdüm, ben burada mutluyum, sevdiğim insanlar burada, hayatım burada, geleceğim burada. Neden 11 mart tarihinde ille de ısrar ettiniz hatta Türkiye Cumhuriyetini temsil eden insanları zorla ve sinsice Hollanda’ya girmeleri için deveye hendek atlatır gibi uğraştınız? Hollanda dış isleri bakanı ile görüşmeler devam ederken neden Hollanda devletini ekonomik yaptırımlarla şantaj yapma ihtiyacını duydunuz? Hollanda devleti dingo’nun ahırı değil herhalde o da size karşılık olarak koskoca bir giriş yasağı getirdi. Neden bu kadar ısrarcı davranıp çakma sarışın Wilders’in ekmeğine yağ sürdünüz? Yok, gerçekten merak ediyorum. Hani burada yasayan Türk kökenli insanlar da sizin vatandaşınızmış ya? Hani sosyal ödeneklerini falan filanlarını siz ödüyorsunuz ya? Sayın Erdoğan, Hollandalılar süt içti dili yandı 15 temmuz sonrası. Sokaklara taşan kavgalardan haberiniz var mi sizin? Vardır herhalde, yani işitmişinizdir muhtemelen. Adamlar artık yoğurdu üfleye üfleye yiyor Hollanda’da yasayan çılgın Türklerden dolayı.. Uzaktan kumandalılar ya hani.. Siz “Yürüyün” dediğiniz an sokaktalar. Kendi gözümle ve kulaklarımla yoldan gecen sade vatandaşlara o gece “Nazi” diye bağırdıklarını duydum, gördüm ve göz yaşlarımı tutamadım resmen! Sadece sade vatandaşlara değil, yol kenarında duran polisleri bile tahrik ettiler. İnsan biraz olsun gezici arkadaşlardan örnek alır ve polislere çiçek, şeker ve kolonya tutar, kitap falan okurdu. Gezici arkadaşların davrandığı gibi saygılı davransaydınız azıcık Hollanda polisine ya! Ona rağmen gezi olaylarında herkes polisi destekledi hepsi polis oldu.
Neden Hollanda’da yaşayan Türklerin hayatına bu denli müdahale ediyorsunuz? Bu arada aklıma gelmişken kimse kusura bakmasın, Hollanda topraklarında yaşadığım sürece, ki yaşamaya devam edeceğim büyük bir ihtimal, Hollanda kanunlarından başka kanunlara göre yaşamamı beklemeyin benden. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarından da pek anlamıyorum. Gerçi şaşırtıcı olmasa gerek çünkü orada yaşamıyorum!
Çek ellerini üzerimizden, Hollanda’da yaşayan Türkleri bu denli etkilemeye hakkın yok! O insanların geleceği ile oynamaya hakkın yok! Diplomatik sorunların için bizleri sokağa dökmekten vazgeç. Diplomatik sorunlarını bir zahmet İsrail ve Rusya ile düzelttiğin gibi düzelt! Tecrübelisiniz ne de olsa diplomatik sorunları çözme konusunda..
Bu arada, Avrupa’da planladığın güç gösterisi için yapmış olduğunuz 5 çocuk çağrısını işittim. Yüksek müsaadenizle önümüzdeki 8 sene, 1,5 sene arayla sperma bankasından döl bağışı alıp o 5 çocuğu doğurup elini öpmeye getireceğim. Belki de benim gelmeme gerek kalmadan siz La Hey’e gelmiş olursunuz.. Zaten 5 çocukla Türkiye’ye gitmek baya bir pahalıya patlardı herhalde..
Loca Gundi seni sevmiyor.. Selametle kal Türkiye Cumhuriyeti milletinin yarısının Cumhur-u Reisi.. Yoksa padişahim mi demeliyim?
Cumhuriyetin büyümeyen asi kızı.. Asiliğimi merak ettiyseniz anlatıyım, Karamanoğlu Mehmet bey ve Karl Marx’in torunu olunca böyle asi oluyor insan işte.. Gen meselesi sayın Erdoğan, benim genler Osmanlı’dan değil ondan öncesinden geliyor..
Saygılarımla,
Karamankizi Karlina Marxima..