DENK tarihi bir duruşa imza attı: Arnhem, Gazze’deki katliamı resmen soykırım ilan etti!
DENK’in, Gazze’deki soykırımın tanınması ve Filistin’le dayanışma çağrısı yapan 9 önergesinden 6’sı Arnhem Belediyesi tarafından kabul edildi. Tarihe geçecek bir karar alındı.
Arnhem, çarşamba gecesi aldığı kararla Gazze’de yaşananları resmen soykırım olarak tanıdı. Bundan böyle belediye, bu gerçeği hem resmi belgelerde hem de kamuya yönelik açıklamalarda dile getirecek. Mecliste kabul edilen önerilerden biriyle, Filistin’deki sistematik ırkçılık da açıkça “apartheid rejimi” olarak tanımlandı.
RADYO DENiZ CANLI DiNLE
Kabul edilen bu altı önerge, Arnhem’in vicdanının kayda geçtiği andır. Meclisin aldığı kararla, şehrin bir meydanı artık “Filistin” adını taşıyacak. Çünkü bu şehir, yasın da, umudun da ve direnişin de sadece bir duygu değil, haritada yer alması gereken bir gerçek olduğuna inanıyor.
Üstelik bu karar yalnızca meclis çoğunluğunun değil; bir yıl önce reddedilmesine rağmen aynı mücadeleyi yeniden başlatan kararlı bir siyasi iradenin sonucudur: DENK.
“Geçen yıl olmamıştı. Bu yıl pes etmediler. Sonunda başardılar.”
Geçen yıl meclise geldi, reddedildi. Çoğunluk o gün duymadı.
Ama DENK susmadı. Direncin sesi bu şehrin duvarlarına kazındı. Acıyı duydu, talepleri topladı, tekrar tekrar anlattı. Ve sonunda hakikat, bu kez duyuldu.
Bu kararlılığın karşılığı alınmış oldu: Arnhem artık bu ülkenin sessiz kalan şehirlerinden biri değil.
Bu adım, söylemle değil, kararlılıkla örülmüş bir siyasi mücadelenin sonucudur. Bu başarı, Gazze’deki vahşeti meclis salonlarından sokağın vicdanına taşıyanların hakkıdır. Arnhem artık susmuyor; hangi tarafta durduğunu açıkça gösteriyor.
Mecliste kabul edilen altı önergeyle birlikte Arnhem:
Gazze’de yaşananları açıkça ve resmen soykırım olarak tanıyor
Filistin’deki ayrımcı ırkçı düzeni, “apartheid rejimi” olarak tanımlıyor
Hükûmete, Filistin’i bağımsız bir devlet olarak tanıma çağrısı yapıyor
Belediye, yazılı ve sözlü tüm açıklamalarda “soykırım” ifadesini kullanma kararı alıyor
Bu ifadeyi 2026–2029 belediye stratejik planına dâhil ediyor
Bir meydana “Filistin” adını vererek bu dayanışmayı şehrin kalbine kazıyor
DENK’in sunduğu fakat kabul edilmeyen üç önerge:
Hollanda belediyelerine, İsrail kurumlarıyla ilişkileri askıya alma çağrısı
Gazze’nin yeniden inşası için belediyelerin seferber edilmesi
Kente simgesel bir noktaya bir zeytin ağacı dikilmesi
Yıldırım Usta (DENK): “Bu sessizliğe ortak olamayız. Çünkü Gazzeli çocukların gözlerinde, hâlâ susmayan bir çığlık var.”
Meclis oturumunda söz alan DENK Arnhem Belediye Meclis Üyesi Yıldırım Usta, salona şu sözlerle seslendi:
“Gazze artık bir savaş alanı değil. Bu, mahalle mahalle yürütülen planlı bir imha süreci. Bir halkı haritadan silme girişimi.Ve bu sadece bir vicdan meselesi değil; uluslararası hukukun en ağır şekilde çiğnenmesidir. Bu, Soykırım Sözleşmesi’nin açıkça tarif ettiği bir insanlık suçudur. Arnhem, bombalanmanın ne olduğunu bilen bir şehir. 1944’te çok acı çekti, o acı hâlâ bu taşlarda yaşar. O gün ‘bir daha asla’ dendi. Ama bu söz sadece Batılı’ya mı ait? Yanan Filistinli çocuklar için geçerli değil mi?
Eğer bugün olup bitene ‘soykırım’ diyemiyorsak, o zaman o sözün dağ gibi bir yalandan farkı kalmaz. Arnhem bu yalana ortak olmadı, olmayacak. Çünkü sessizlik tarafsızlık değildir. Sessizlik, suçun ortağı olmaktır.”
“İşte bu yüzden buradayız. Bu yüzden Arnhem konuşmak zorunda. Çünkü susturulan şehirlerin içinde bile insanlar artık çığlık çığlığa haykırıyor: Yeter! Bu meclisten çıkan ses artık Lahey’e de ulaşmalı. Hükûmete çağrımız nettir. İsrail’e yaptırım uygulayın. Uluslararası hukuku uygulayın. Soykırımı tanıyın.Çünkü camilerde, okul koridorlarında, aile sofralarında tek bir soru yankılanıyor: ‘Bizim acımız da sayılıyor mu?’”
“Bugün alınan bu karar, o soruya verilmiş gecikmiş bir cevaptır. Ve bu cevap, artık Gazzeli çocukların gözlerinin içine bakarak susamayacağımızın ilanıdır.”
Usta sözlerini şu çarpıcı ifadelerle sürdürdü:
“Soykırım diyemeyen biri, kırmızı çizgi çekmiş sayılmaz; o çizgiyi silmiş olur.
Ve o çizgi bir kez silinirse, akan kanın önü alınmaz.”
Bu karar sadece bugünü değil, siyasi hafızayı da şekillendiren bir duruştur.
Arnhem bugün yalnız kendi adına değil, bu ülkenin vicdanı adına konuşmuştur.
Amsterdam, Utrecht ve Helmond daha önce konuştuysa, bu DENK sayesinde oldu, Arnhem’de olduğu gibi.
DENiZ TV OLARAK IZLE
Bu duruş, bu konuyu bir günlük gündem değil, ahlaki bir sorumluluk olarak görenlerin duruşudur. Bu duruş, ilk günden beri susmayanların, toplumun sesine kulak verenlerin ve o sesi mecliste yankılatanların duruşudur.
Ve bu duruşun adı açıktır: DENK.
DENK daha önce de susmadı.
Arnhem bugün susmadı. Ama bu sessizlikle ilk vedası değil. Bu şehir, üç yıl boyunca DENK’in ısrarla sunduğu önergelerle, sonunda Uygurlara yapılan soykırımı tanıdı ve Çin’in Wuhan kentiyle kardeş şehir bağını kesti.
Bugünkü karar sadece yeni bir adım değil; o onurlu yürüyüşün devamıdır.
Ve o yolu ilk açan da, geri dönmeden yürüyen de yine aynıdır: DENK.
Bu karar, yıllardır süren hakikatin izini sürme mücadelesinin artık kayıtlara geçmiş hâlidir.
Ve tarih, bu yürüyüşün yükünü kimlerin taşıdığını, o kırmızı çizgiyi çizenleri de, onu silmeye kalkanları da unutmayacaktır.
