Avrupa’da Aşırı Sağ Trump ile Ümitlendi

Avrupa’da Aşırı Sağ Trump ile Ümitlendi

İngiltere’nin AB’den ayrılma kararı alması ve ABD’de Donald Trump’ın göreve gelmesi Avrupa’daki sağcı popülistlere güç verdi.

Uzmanlara göre, siyasi birliktelik kurmaktan çok medyanın ilgisini çekmeye çalışan sağcı popülist parti liderleri, cumartesi Almanya’nın Koblenz kentinde bir araya geldi. Sağcı siyesiler, 2017’de kendi partilerinin zafer elde edeceğini ve Avrupa’yı yeniden inşa edeceklerini öne sürdü.

Almanya için Alternatif (AfD) partisi lideri Frauke Petry’nin ev sahipliği yaptığı, Fransa’dan Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen, Hollanda’dan Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders’in katıldığı toplantıda göç politikalarının sona ermesi ve sınır kontrollerinin sağlanması gibi konular ele alındı.

Trump’ın seçilmesi Avrupa için bir uyanış olarak yorumlanırken, Birlik’te sağcı partiler yükselişe geçti:

Hollanda’da Geert Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisi 15 Mayıs’ta yapılacak seçimler için yapılan anketlerde ilk sırada yer aldı.

Fransa’da Marine Le Pen liderliğindeki Ulusal Cephe’nin de 23 Nisan’da yapılacak ilk turu kolaylıkla geçerek, 7 Mayıs’taki ikinci tura kalacağına neredeyse kesin gözüyle bakılıyor.

Buluşmaya ev sahipliği yapan Frauke Petry başkanlığındaki Alman AfD ise, mülteci kriziyle birlikte anketlerde üçüncü sırada yer aldı. AfD’nin Eylül ayında yapılacak seçimlerde Bundestag’a girmesi neredeyse garanti.
Hollandalı Geert Wilders Alman Frauke Petry’e destek gecikmedi. Wilders Almanya’nın sağcı parti AfD ile eski gücüne kavuşacağı söyledi:

“Avrupa’nın güçlü, güvenilir ve gururlu bir Almanya’ya ihtiyacı var… Kültürü, kimliği ve medeniyeti için ayakta duran bir Almanya’ya ihtiyacı var… Almanya’nın ise Angela yerine Frauke’ye ihtiyacı var…”

Petry ise Avrupa’nın Napoleon Fransa’sı, Nazi Almanya’sı ve Sovyetler Birliği ile aynı kaderi paylaşacağı öngörüsünde bulundu. Kendi Avrupa görüşünü şu sözlerle açıkladı:

“Biz her ülkenin kendisi için en iyi olana yine kendisinin karar vermesi gerektiğine inanıyoruz. Ortak noktalar bizim için çok önemli. Burada bulunan siyasi partilerle beraber ülkelerin daha fazla özgürlüğe sahip olduğu bir Avrupa istiyoruz. Detaylarda farklılıklar olsa da bu karşıt tezleri savunduğumuz anlamına gelmiyor.”

Marine Le Pen ise Fransa Cumhurbaşkanı seçildiği takdirde AB üyeliğini referanduma götüreceğini belirtti.

Kaynak: Euronews.com