Hollanda’da İnşası Süren Camiye İslamofobik Saldırı
Aşırı sağcı “ID Verzet” hareketi mensupları, yapımı süren Tevhid Camisi’nin çatı ve minaresine çıkarak İslamofobik ifadeler içeren pankart astı.
Kaynak: Dunya.com
Hollanda’da İnşası Süren Camiye İslamofobik Saldırı
Ahmed Marcouch bugun yemin ederek göreve başladı
Ahmed Marcouch bugun yemin ederek göreve başladı
Ahmed Marcouch bugun yemin ederek Arnheme belediye başkanı oldu. Yemin töreninde PvdA eski genel başkanı Joop Cohen, Rotterdam buyuk şehir belediye başkanı Ahmed Aboutaleb, Arnhem’in eski belediye başkanları, PvdA sosyal demokrat eski milletvekili Yasemin Cegerek, DSDF genel başkanı Nevzat Cingöz, Rotterdam-Charlois belediye başkan yardımcısı Zeki Baran ve kalabalık bir davetli toplu katıldı.
Ahmed Marcouch teşekkür konuşmasında tüm bölgeyi kucakliyscagini ve tum Arnhem in belediye başkanı olacağını açıkladı. Ayrımcılığa ve şehirin güvenliğini bozmak isteyenlere fırsat vermeyeceğini Arnhem gibi güzel bir şehire belediye başkanı olduğu icin gurur duyduğunu söyledi. Ayrıca küçük oğlu Adem in yas günü olduğunu bu gün benim icin uç turlu bayram diyerek sözlerine son verdi.
Geçici Maslahatgüzar Elçi Müstesar Aslan Alper Yüksel’in 2017 yili Kurban Bayrami Mesaji
T.C. Lahey Büyükelçiligi Geçici Maslahatgüzari Elçi-Müstesar Aslan Alper Yüksel’in 2017 yili Kurban Bayrami Mesaji
“T.C. Lahey Büyükelçiligi Geçici Maslahatgüzari Elçi-Müstesar Aslan Alper Yüksel’in 2017 yili Kurban Bayrami Mesaji;
Hollanda’da yasayan Türk toplumunun degerli mensuplarinin Kurban Bayramini içten dileklerimle tebrik ediyorum. Bu Bayramin ülkemiz, milletimiz, Islam âlemi ve tüm insanlik için hayirlara vesile olmasini, esenlik ve baris getirmesini temenni ediyorum.
Sizler gerek bireysel, gerek toplumsal düzeyde, Hollanda’da bir taraftan gelenek ve göreneklerimizin kusaktan kusaga aktarilmasini saglamakta, bir taraftan da yasadiginiz ülkenin kültürel ortamina sundugunuz renk ve degerlerle vazgeçilmez bir katki sunmaktasiniz.
Bu katkilariniz kadar önem tasiyan bir baska zenginlik de sevgi ve hasret dolu yüreklerinizle kurdugunuz köprülerdir. Bu köprüler ve toplumumuzun dayanismasinin temelleri de çesitli müdahalelerden veya yanlis degerlendirmelerden etkilenmeyecek kadar saglamdir. Bu, çesitli vesilelerle görülmüs olup, Kurban Bayrami gibi mübarek günlerde ortaya koydugunuz birlik ve dayanisma ruhu da bunun somut göstergelerinden birini teskil etmektedir.
Hollanda’daki tüm vatandaslarimizin bayram günlerinin güzel coskusunu, sevdikleriyle birlikte saglik ve huzur içinde doyasiya yasamasini diliyor, sevgi ve saygilarimi sunuyorum. “
30 Ağustos Zafer Bayramı Lahey’de görkemli bir şekilde kutlandı
30 Ağustos Zafer Bayramı Lahey’de görkemli bir şekilde kutlandı
Özcan Özbay / Lahey
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 95 yılı, Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Elçi Müşteşar Alper Yüksel, Askeri Ateşe Yarbay Kahraman Bozkurt ve eşinin ev sahipliğinde çok sayıda Türk ve yabancı davetlilerin katıldıgı bir resepsiyon ile Den Haag’da bulunan elçilik binasında kutlandı.
Kutlamalara Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) Başkanı Ahmet Üzümcü Rotterdam Başkonsolosu Sadin Ayyıldız ve eşi ile, Hollanda’daki NATO Müttefik Müşterek Kuvvet Komutanlığında görev yapan Türk askerleri, farkli ülkelerden büyükelçiler, misyon şefleri ve üst düzey askeri ataşelerin yanı sıra, sivil toplum kuruluşlarının temsicileri katıldı.
Program baslangıcında Yüksel, resepsiyonda yaptığı konuşmada davetlilerin Zafer Bayramını kutlayarak, Cymhurbaşkanı Recep Tayyip Erdogan tarafından dış temsilciliklere gönderilen 30 Ağustos zafer Bayramı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü kutlama mesajını okudu.
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan yazılı kutlamasında “Bugun aziz Milletimizle ve Kuzey Kıbrıs Turk Cumhuriyeti`n deki kardeslerimizle beraber Buyuk Zafer`in 95. yıldonumunu idrak ediyoruz. Turkiye ve dunyanın dort bir kosesindeki milyonlarca vatandasımızın 30 Agustos Zafer Bayramı`nı yurekten kutluyorum. Ulkemizin bu gurur gunununde heyecanımızı paylasan tum dostlarımıza en kalbi sukranlarımı sunuyorum” dedi.
Torenden sonra sohbet bolumune gecen davetliler Elcilik bahcesinde sohbetlerine devam ettiler.
Zincirlikuyu Mezarlığı’nda Tecavüz Girişimi
Zincirlikuyu Mezarlığı’nda Tecavüz Girişimi
ZİNCİRLİKUYU Mezarlığı’nda Hollandalı üniversite öğrencisi 19 yaşındaki H.G.’ye tecavüz etmeye çalışan şüpheli polis tarafından yakalandı. Genç kızın teşhis ettiği şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Zincirlikuyu Mezarlığında önceki gün meydana gelen olayda turist olarak İstanbul’a gelen Hollanda uyruklu H.G. bir arkadaşını ziyaret ettikten sonra evine dönmek üzere Zincirlikuyu mezarlığının içinden geçmek istedi. Polis kayıtlarına göre mezarlık kenarında bekleyen bir kişi, genç kızın peşine düşerek onu takip etmeye başladı. H.G.’nin yanına yaklaşarak konuşmak isteyen karşı koyunca cinsel tacizde bulunan şüpheli genç kızın bağırmaya başlayıp mücadele etmesi üzerine korkarak kaçtı.
Ancak şüpheli fazla uzaklaşamadan ihbar üzerine polis olay yerine gelen polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı.
Poliste verdiği ifadesinde suçlamaları kabul etmeyen şüpheli E.G. genç kız tarafından teşhis edildi. Şüpheli çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
41 yasındaki Türk Cafe Önünde Kurşunlanarak Öldürüldü
41 yasındaki Türk Cafe Önünde Kurşunlanarak Öldürüldü
Özcan Özbay
Hollanda da son zamanlarda Türklerin de içinde yer aldığı silahlı saldırı olaylarına bir yenisi daha eklendi. Bir cafenin terasında oturan 41 yasındaki Ergin Başakçı silahla vurularak öldürüldü.
Prins Hendrikkade de bulunan XO Food & Lounge adlı cafenin terasında bir kaç arkadaşı ile birlikte otururken, cafe önüne yaklaşan bir araçtan inen bir kişinin Ergin Başakçı nın arkasına yaklaşarak tek kurşunla kafasından vurup tekrar geldiği araca bienrek olay yerinden uzaklaştığı öğrenildi. Olay yerine gelen polis ve sağlık görevlilerinin hemen Ergin Başakçı ya müdahale etmelerine rağmen 41 yasındaki Ergin Kaçıkçı nın olay yerinde yaşamını yitirdiği belirlendi.
Olay yerinde görgü tanıklarını dinleyen polis Katilin cafe önüne geldikten sonra koşarak cafede arkadaşları ile oturmakta olan 41 yasındaki Ergin Başakçı nın arkasından kafasına ateş etmek suretiyle öldürdüklerini sonra da olay yerinden yine aynı araçla uzaklaştığını öğrenmesinin ardından hemen soruşturmayı başlatmış ve olayda kullanılan araç 1 kilometre ilerde yakılmış şekilde bulunmuş olduğu edinilen bilgiler arasında.
Uzun zamandır kapalı olan ve daha birkaç hafta öncesinde açılan mekanda yaşananlar çevre sakinlerini korkuturken, polis olayı geniş çaplı araştırmaya devam ediyor.
Edinilen bir bilgiye göre olay yerinden kaçan şahıs 1 kilometre ileride arabasını durdurduğunda görgü tanıklarına göre araçta bir kaç kişinin daha olduğu tespit edilmiş ve çevredeki tüm güvenlik ve OBS kameraları kayıtları polis tarafından toplanmış.
Asıl köle mi kim? Tabii erkekler!
Asıl köle mi kim? Tabii erkekler!
Herkese merhaba! Uzun ve kısaca bir tatil arasından sonra kavuşturana şükürler olsun.. Kimileri tatilden döndü, kimileri dönemedi, hatta ve hatta bazıları benim gibi gidemeyip yerinde oturdu.. Umarım tatilcilerin tatili güzel geçmiştir.. Neyse, yeter bu kadar hal hatır, fazla haşır neşir olmadan konumuza dönelim.. Hem, bizim müdürün dediğine göre mesafe her zaman iyiymiş. Konumuz mu ne? Köleler, erkekler, kadınlar tabii..! Ay canım başka ne olabilirdi zaten değil mi? Ben ne anlarım siyasetten, edebiyattan, futboldan, tarihten marihten.. Lütfen, istirham ediyorum, herkes rütbesini bilsin!
Geçtiğimiz hafta yeni yaşıma bastım, anneciğimin seneler önce, yani tam olarak 26 sene önce, beni zorluklarla ve sancılarla dünyaya getirdiği gün bastığım yaşımdan bahsediyorum fakat yeni yaşın getirdiği olgunlukla bir yaşıma daha bastım. Erkek ve kadın ilişkileri üzerine beyin hücrelerimi yorarken aslında erkeklerin asıl köle olduğunu çözdüm.. Ne çözüş ama değil mi? Çözer, çizer, dizer ve döşeriz biz, belgeli belgesiz deliler. Orta doğunun örf ve adetlerine, kültürüne baktığımda genelde kadını erkeğe bağımlı kılma ve erkeklere muhtaç yetiştirme çabasında olduklarını görüyorum küçük yaşlardan itibaren. Bunu yaparken kızlar küçük yaşlarda Günah Ayıp ve Yasak üçgenine yani GAY üçgenine sıkıştırılıyor. Bunun sebebini her zaman merak ediyordum, ki çözdüm dediğime bakmayın şu an sadece bu sıkıştırmanın bir kısmını çözdüm.
Kızların ve kadınların bu GAY üçgenine sıkıştırmalarının nedeni birincisi kendi zihniyetlerinin bozukluğundan kaynakladığını biliyoruz fakat yanı sıra önemli olan etkenlerden birisi de erkeklerin asıl köle olmaları.. Biz kadınları köleleştirmeye çalışırken kendi köleliklerini ört baz etmeye çalışıyorlar. Neden mi? Erkeklerin çoğunluğu kendi uçkurlarının kölesi olduğundandır bu durum. İki bacak gördüler mi öküzün trene baktığı gibi bakmalar, kadınları cinsel obje olarak görmeler, iki dakikalık zevkleri için deveye hendek atlatmaya çalışmalar falan aslında kendi köleliklerini ortaya koyuyor. Vatandaşlar resmen kırık bir antenin kölesi fakat kadınlara empoze etmeye çalışmaları da ayrı bir ironi tabi..
Kadınlara yönelik Günah. Ayıp ve Yasak kılınan hareketler, duruşlar ve durumlardan örnek vermem gerekirse mesela bir kadının arkadaşlarıyla dışarıya çıkıp, mini eteğiyle bacak bacak üstüne atıp, sigarasını yakıp, kırmızı rujlu dudaklarıyla kırmızı şarabını yudumlayıp, ciğerlerinin dibine kadar sigara dumanını çekip ve tekrar kırmızı rujlu dudaklarını büzüp, sigarasının dumanını üflerken etrafını gözden geçiren, rahat, bir o kadar da kendiyle barışık ve özgüveni yerinde olan bir kadının durumu aklıma gelir. Burada Günah olan kırmızı şarap ve sigara herhalde, Ayıp olan kadının dışarda rahatça sigara ve şarap içmesi olmalı ve yasak olan ise oraya arkadaşlarıyla oturup bacak bacak üstüne atıp oturması, ki ayrıca bir de utanmadan kısacık etek giymiş sürtük! Hahahayttt! Bu durumda, bir kadın yerine erkek düşünün.. Oturmuş sigara içiyor, etrafını süzüyor, şarabi götürüyor, kadınları gözleriyle soyuyor.. Ne yasak var, ne günah, ne de ayıp…! Erkek ya hani, kirik anteni de var ya işte, şu kölesi olduğu anteni.. O yüzden o erkek, o yapar! Bu kısa etek, şarap, sigara, rahatlık falan güya kadınları korumak için günahtır, ayıptır ya da yasaktır.. Korumak için.. Neyden korumak için? Erkeklerden korumak için.. Erkeklerden neden koruyoruz kadın ve kızları? Çünkü zihniyetleri bozuk.. Zihniyetleri neden bozuk? Çünkü uçkurunun, yani o belirli bir yaştan sonra mavi haplarla düzelttiği kirik antenin, kölesi!
Şimdi asıl köle kimmiş? Ben mi? Kadınlar mi? Onlar mı? Bunun cevabını vermek pek zor olmayacak sanırsam..
Haydeee köleliğinizde boğulun emi! Ha pardon.. aklıma gelmişken.. boğulurken size çanak tutan kadınları da yanınıza alın.. Su kızların ve kadınların GAY üçgenine sıkıştırılmasında yar ve yardımcı olan kadınları.. en azından beraber boğulursunuz ve canınız sıkılmaz! Biriniz çalar, diğeriniz oynar…
Loca gundi sever sizi.. uçkurunun kölesi olan erkekleri hariç tabi..
Cumhuriyetin büyümeyen asi kızı
Şenay Tosun
Dipnot; nu yazı bütün “erkekler” için geçerli değildir. Uçkurunun kölesi olmayan “adamlar” konu dışı bırakılmıştır!
BULGAR POLİSİNDEN ŞİKAYETİ OLANLAR DİKKAT..!
BULGAR POLİSİNDEN ŞİKAYETİ OLANLAR DİKKAT..!
Özcan Özbay
İzin dönüşü gurbetçilerimizin çoğu yine daha önceki yıllarda olduğu gibi Bulgar Gümrük ve Polislerinden yana şikayetçiler.
Şikayet konularını sosyal medya üzerinden taklip ettiğini belirten Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Katı Piri Facebook hesabından yaptığı açıklamasında Bulgar polisinden şikayetçi olan, yada orada polisle ilgili sıkıntılar yaşayan gurbetçilerimize seslendi “Bu konuda yaşadığınız sıkıntılar varsa bunu direk bana yazarsanız Avrupa Parlementosunda konuyu gündeme getirip Bulgar meslektaşlarıma iletirim”dedi.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Katı Piri Facebook hesabı üzerinden yaptığı çağrıda “Bir parti çalışanı vasıtasıyla Türkiye ye tatile giden bir çok Türk ve Hollanda Vatandaşının Bulgaristan Sınırında polisin kötü tütümü ve uzun araç kuyrukları nedeniyle sıkıntılar yaşadıklarını öğrenmiş bulunuyorum. Eğer bu konularda siz yada yakınlarınızın başından geçen konular varsa bana ulaşarak yaşadıklarınızı bana anlatırsanız, konuyu inceler, eğer yapısal bir durumsa bunu Avrupa komisyonumuzda Bulgar meslektaşlarıma anlatır çözüm yoluna gidilmesi konusunda yardımcı olabilirim”dedi.
Katı Piri şikayetçi vatandaşların kendisine katı.piri@ep.europa.eu email adresinden direk şikayetlerini iletebileceklerinide açıkladı.
Cesedi Bulunan Hollandalı’nın Cenazesi Teslim Alındı
Cesedi Bulunan Hollandalı’nın Cenazesi Teslim Alındı
MERSİN’in Silifke İlçesi’nde kaybolduktan 37 gün sonra bir dere yatağında cesedi bulunan Hollandalı turist 22 yaşındaki Joey Hoffman’ın cenazesi, Adana Adli Tıp Kurumu morgundan ailesinin yetki verdiği özel şirket görevlisi tarafından Hollanda’ya götürülmek üzere teslim alındı.
Sigortacı Joey Hoffman, Hollandalı arkadaşı 34 yaşındaki Björn Breukers ve Tarsuslu eşi 26 yaşındaki Derya Ün Breukers ile birlikte 8 Temmuz’da Narlıkuyu’da tatil yapmak ve arazi satın almak için bölgeye geldi. Dağlık alanda arazi bakan 3 arkadaştan, Derya ile eşi Björn Breukers iddiaya göre ayrılıp geldikleri yoldan dönüşe geçti. Hoffman ise, “Ben tırmanamam, aşağı yola doğru gideceğim” diyerek ayrıldı. Ancak bir daha izine rastlanmadı. Hoffman’ın bulunması için polis, jandarma, AFAD Mersin ve Adana’dan gelenlerin de aralarında bulunduğu yaklaşık 80 kişilik arama kurtarma ekibi oluşturuldu. Hoffman’ın cesedi kaybolduktan 37 gün sonra bulundu. Ceset otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Burada yapılan otopsi ardından, Joey Hoffman’ın vücudunda ateşli silah ya da bıçak izine rastlanmazken, cesette uzun beklemeye bağlı çürümeler oluştuğu belirlendi. Hoffman’ın ailesinden, cesedin kimliğinin tam olarak belirlenebilmesi için gerekli DNA örneğini alındı.
ANTALYA’DA UÇAKLA GÖNDERİLECEK
Cesedin Joey Hoffman’a ait olduğunun belirlenmesi üzerine bilgilendirilen ailenin özel yetki verdiği Concordia cenaze hizmetleri şirketi görevlileri bugün Adana Adli Tıp Kurumu morguna geldi. Evrakların tamamlanması üzerine Hollandalı turistin cenazesi görevliler tarafından teslim aldı. Cenazenin bugün Alanya’ya götürüledükten sonra yarın Antalya’dan uçakla Hollanda’ya gönderileceği bildirildi. – Adana
Diplomatik Skandalda Hollanda’dan Açıklama Var, Özür Yok
Diplomatik Skandalda Hollanda’dan Açıklama Var, Özür Yok
Hollanda’nın Budapeşte büyükelçisiyle yapılan bir röportaj nedeniyle patlayan ve Macaristan’ın Hollanda’daki büyükelçisini geri çekmesine neden olan diplomatik skandalda Hollanda geri adım attı.
Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders, Macaristan hükümetinin kararının ardından yaptığı açıklamada Hollandalı büyükelçinin söylediklerini “şanssızlık” olarak tanımladı.
Hollanda’nın görev süresini tamamlayan Budapeşte büyükelçisi Gajus Scheltem, verdiği bir röportajda mülteciler konusundaki Macar hükümet politikasını eleştirmiş ve suikastlar düzenleyen radikal İslamcılar için “Macar hükümetinin anlayışıyla kendilerine düşman yaratıyorlar” demişti.
Macaristan, Hollanda Büyükelçisini geri çekti ve özür bekliyor
Bu da “Macar hükümeti ve teröristler arasında paralellik kuruldu” olarak yorumlanmıştı.
Hollanda dışişleri bakanı “Elbette Macar hükümeti ve terörizm arasında bir bağlantı yoktur” dedi.
‘Resmi tavrımız değil’
Hollanda Büyükelçisi’nin de bunu ima ettiğini zannetmediğini söyleyen Dışişleri Bakanı “Bu hükümetimizin resmi tavrı değil. Macaristan bir AB ülkesi ve Hollanda’nın da müttefiki” diye vurguladı.
Ancak Bert Koenders, büyükelçinin eleştirilen açıklamasıyla ilgili izahatlarda da bulundu.
Hollanda Dışişleri Bakanı “Macaristan’daki gelişmeler, hukuk devleti sorunu ve mesela sivil derneklere karşı alınan tutum büyükelçimizi endişelendirmiş olabilir” dedi.
Hollanda hükümetinin bu resmi açıklaması, Macar hükümetinin büyükelçilikler düzeyindeki ilişkinin askıya alınmasında bir koşul olarak dile getirdiği bir özür dileme anlamına gelmiyor.
Bu beyanat Macaristan’da memnuniyetle karşılansa da, henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
Hollanda Dışişleri Bakanı’nın önümüzdeki hafta Macar büyükelçiliğini ziyaret edeceği de açıklandı.
Kaynak BBCTurkce