spot_img
Ana Sayfa Blog Sayfa 136

Hollanda Başbakanı Rutte, ülkesinin köleci geçmişinden dolayı resmi olarak özür diledi.

Hollanda Başbakanı Rutte, ülkesinin köleci geçmişinden dolayı resmi olarak özür diledi.

Hollanda Başbakanı Rutte, ülkesinin köleci geçmişinden dolayı resmi olarak özür diledi. Ancak bu özür eksik görülüyor. Hollanda Başbakanı Mark Rutte, ülkesinin yaklaşık 250 yıl boyunca sürdürdüğü kölecilikten dolayı özür diledi.

Lahey kentindeki Ulusal Arşiv’de toplanan dinleyicilere hitap eden Başbakan Rutte, “Bugün Hollanda hükümeti adına Hollanda devletinin geçmişteki eylemleri için özür diliyorum” dedi. Rutte, bu cümlesini İngilizce, Papiamento ve Sranan Tongo dillerinde tekrar etti. Bunlar halen Hollanda Krallığı’na bağlı özerk devletler olan Karayip adalarında ve 1975’te bağımsızlığını kazanan Surinam’da konuşulan diller.

“İnsanlığa karşı suç”

“Hollanda devleti köleleştirilmiş halkların ve onların torunlarının uğratıldığı büyük acıların sorumluluğunu taşımaktadır” ifadelerini kullanan Rutte “Şimdi ve burada yaşayanlar olarak biz bunu sadece tanıyabilir ve köleciliği en açık ifadelerle insanlığa karşı suç olarak kınayabiliriz” dedi.



Hollanda’nın resmi özrü, ülkenin Surinam, Curaçao ve Aruba gibi Karayipler’deki adalarda ve Endonezya gibi sömürgelerinde köleliğin kaldırılmasından yaklaşık 150 yıl sonra geldi. Hollanda 1 Temmuz 1863’te köleliği kaldırma kararı almış ancak bunun tamamen hayata geçmesi 10 yıllık bir geçiş sürecinin ardından 1873’te tamamlanabilmişti.



Rutte’nin resmi özrü, devletin bir tazminat ödememesi nedeniyle eksik bulunuyor. Hollanda Krallığı’na bağlı ada ülkesi Aruba’nın Başbakanı Evelyn Wever-Croes özrü “bir ilk adım” olarak değerlendirdiğini ve kabul ettiğini açıkladı. Ancak Sint Maarten Başbakanı Silveria Jacobs özrü kabul etmeyeceklerini duyurdu. Jacobs “Şunu açıkça söyleyeyim danışma komitemiz bunu tartışmadan ve ülke olarak bunu tartışmadan özrü kabul etmeyeceğiz” dedi.



16’ncı ve 17’nci yüzyılda “Altın Çağ”ını yaşayan ve dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri haline gelen Hollanda’nın, köle ticareti amacıyla Güney Amerika ve Karayiplere taşıdığı Afrikalıların sayısının 600 bini geçtiği tahmin ediliyor. Sömürge imparatorluğu doruğunda iken Surinam, Güney Afrika ve Endonezya, Hollanda’nın sömürgeleri arasında yer alıyordu.

Kaynak: Deutsche Welle / Güncel



HOLLANDA TÜRKİYE`YE GİDEN TURİST SAYISINI İKİYE KATLAMAK İSTİYOR

HOLLANDA TÜRKİYE`YE GİDEN TURİST SAYISINI İKİYE KATLAMAK İSTİYOR

Özcan Özbay

Hollanda ve Türkiye arasındaki Kültürel ilişkilerin geliştirilmesi konusunda her iki taraftandan yaklaşımlar devam ediyor.



Hollanda Büyükelçisi Joep Wijnands ve beraberindeki bir heyet önceki gün Ankarada Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy`u makamında ziyaret etti.

Samimi geçen görüşmelerde iki ülke arasındaki sanatçıların katılımı için vize kolaylığı konuları konuşulurken, Hollanda cephesi Türkiye de ki festivallere daha çok Hollanda lı sanatçının katılımını istedi.

Görüşmenin başına açık bilgi olarak ikinci konusu da halen Hollanda da Türkiye ye tatile giden Hollanda sayısı suan bir milyon kişi olduğunu belirtenBüyükelçi Wijnands bunu en az iki katına çıkarmak için çalışacaklarını belirtti.



Daha sonra ülkeler arasındaki diplomatik görüşmelere geçildi.

Görüşmelerin ardından Hollanda Büyükelçisi Joep Wijnands, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy`a bugünlerin Lale dikmek için tam zamanı olduğunu belirterek Lale soğanı hediye etti.





Hollanda’da ilk Türk kökenli belediye başkanı görevine başladı

Hollanda’da ilk Türk kökenli belediye başkanı görevine başladı

Abdullah Aşıran

Aslen Adanalı olan, Hollanda’nın Deventer kentinde doğan 47 yaşındaki Şahin, Rijswijk kentine belediye başkanı olarak atandı.

Şahin, Rijswijk Belediyesinde düzenlenen törende yemin ederek, resmen göreve başladı.



Törende yaptığı konuşmada, yakın zamanda vefat eden babasının 60’lı yıllarda işçi olarak Hollanda’ya geldiğini belirten Şahin, “Babam hiç okula gitmemişti ama yine de yazmayı öğrenip kendini daha da geliştirmeyi başardı, çünkü çok sabırlı ve kararlıydı. Hayatında adımlar atmaya cesaret etti. Bu bana göre ilham verici.” ifadelerini kullandı.

Şahin, “Savunmasız insanlar göz ardı edilmemelidir. Kendi deneyimlerimden biliyorum ki bazen belediyeden gelen bir mektup, birinin hayatında çok önemli bir fark oluşturabilir. Rijswijk kentinde yaşayan tüm insanları dinleyen ilgili bir belediye başkanı olmak istiyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

“Saygı” kelimesinin kendisi için bir anahtar olduğunu dile getiren Şahin, “Diyaloğu, tanışmayı, birbirimizi daha iyi tanımayı seviyorum. Ancak bu şekilde ilerleyebiliriz.” diye konuştu.

AA muhabirine konuşan Şahin, Rijswijk Belediye Başkanı ve ülkede ilk Türk belediye başkanı olmaktan dolayı mutlu ve gururlu olduğunu söyledi.

Şahin, “Belediye yönetimine büyük destekte bulunmak, halka ve vatandaşlara çok yakın bir belediye başkanı olmak istiyorum. İyi ve kötü zamanlarında her zaman onların yanında olmak istiyorum.” dedi.

Şahin’in kariyerinde, belediye meclis üyeliği, belediye encümen üyeliği, Çocuk Hakları Derneği Başkanlığı, Hollanda Danıştayı Başkan Yardımcısı Sekreterliği gibi farklı görevler bulunuyor.

Hollanda’da belediye başkanı, iş başvurusu yapılması üzerine belirli prosedürler uygulanarak Kral tarafından seçiliyor.









Bektaşlılar 23 Nisan Bayramı Gibi Eğlendiler

Bektaşlılar 23 Nisan Bayramı Gibi Eğlendiler

Mustafa Koyuncu Arnhem

Yozgat ili Yenifakıllı ilçesine bağlı Bektaşlı köyünden Arnhem ve çevresinde 550’ye yakın yurttaşımızın yaşamasından dolayı 1999 yılında kurulan Bektaşlılar derneği 23 yıldır Arnhem şehrinde faaliyetlerini sürdürüyor. Bu sebeple 23. Yıldönümünü Arnhem yakınlarında bulunan Westervoort kasabasındaki Maksim Düğün salonunda 23 Nisan bayramı gibi kutladılar.



Bektaşılar Derneği’nin kutlamalarına Hollanda Yozgatlılar Federasyonu başkanı, aynı zamanda İOT başkanı Zeki Baran, BM Sigortası sorumlusu Mehmet Keskin ve birçok sivil toplum kuruluşu başkanlarının yanısıra Almanya ve Belçika’dan birçok davetliler katıldılar.

Maksim Düğün Salonu’nu dolduran Bektaşlılara sanatçı Hasan Yılmaz okuduğu türkülerle salonu dolduranları coşturdu. Yemek molasında konuşma yapan Bektaşlılar derneği başkanı Tahsin İpekçi, “Derneğimiz kurulalı 23 yıl oldu. Gelmiş geçmiş başkanlarla uyum içinde çalışarak faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz. Bizlere yardımcı olan gönüllü dostlarımıza teşekkür ederiz. 50 Yılı geçkin süredir köyümüzden çıkıp Hollanda’ya gelmiş, Arnhem şehrine yerleşmiş birinci nesil atalarımızın kültürlerini, geleneklerini, örf ve adetlerini gençlerimize unutturmamak için bu derneğimiz kurarak anavatanımız Türkiye’yi, dilimizi, dinimizi unutmamak için sosyal faaliyetler düzenlemeye devam ediyoruz.

Allah bu birlikteliğimizi bozmasın. Bize destek veren tüm Türk vatandaşlarımıza ve Sponsurlarımıza da teşekkür ederiz. 23. Yıldönümü gecemiz kutlu ve mutlu olsun. İyi eğlenceler dilerim” diyerek sözlerini tamamladı.



Daha sonra tekrar sahne alan sanatçı Hasan Yılmaz söylediği türkülerle salondakiler geç saatlere kadar halay çekip eğlendiler.






Hollanda’da okul yakınlarında sağlıksız gıda satan dükkanlara izin verilmeyecek

Hollanda’da okul yakınlarında sağlıksız gıda satan dükkanlara izin verilmeyecek

Hollanda hükümeti, çocuklarda obezite sorunlarıyla mücadele etmek amacıyla, okulların yakınında sağlıksız gıda ürünleri satan “fast food restoranları” açılmasına izin vermeyecek.

Hollanda hükümeti, çocuklarda obezite sorunlarıyla mücadele etmek amacıyla, okulların yakınında sağlıksız gıda ürünleri satan “fast food restoranları” açılmasına izin vermeyecek.



Hükümet, çocuklara yönelik sağlısız gıda reklamlarına da sınırlama getirecek ve 18 yaşına kadar olan çocukları hedef alan reklamlar yasaklanacak.

Sağlık, Refah ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Maarten van Ooijen’e göre, Hollanda’da çocuklar arasında obez’te sorunu giderek büyüyor. Şu anda Hollanda’da her 6 çocuktan biri fazla kilo sorunu yaşıyor. Bazı bölgelerde, bu oran her 3 çocuktan 1’ine kadar çıkıyor.

Hükümetin bugüne kadar aldığı önlemlerin ve denetimin yetersiz olduğunu vurgulayan Hollandalı bakan, bu konuda yeni bri yasal düzenleme hazırladı.



Bakan van Ooijen tarafından hazırlanan düzenlemde, Hollanda’daki belediyelere, okulların yakınıdaki sağlıksız gıda satan kafe ve restoranları yasaklama yetkisi getiriliyor.

Belediyeler, mekansal planlamanın yanı sıra, okullar civarındaki kafe ve restoranlarda satılacak gıda maddelerine de karar verecek.

Okullar civarında, “Sağlıksız gıda tedarikçileri” olarak bilinen “abur cubur satan yerler ve fast food restoranlarına” ruhsat verilmeyecek. Düzenleme, yeni açılacak iş yerlerini kapsayacak.

Yeni düzenleme ile çocuklara yönelik sağlıksız gıda reklamlarına da sınırlama getirilecek. Sağlıksız gıda reklamlarının, 18 yaşına kadar olan gençleri hedef alması yasaklanacak.



Artık Disney karakterlerinin resimlerini çikolata kalıplarına veya sağlıksız şekerlemelere koymak mümkün olmayacak.

Hollanda hükumeti, toplumu daha fazla sağlıklı beslenme, spor ve egzersize teşvik edecek. Ülke genelinde “sağlıklı okul kantinlerinin” sayısı arttırlacak. Hükümet, 2040 yılına kadar tüm okullarda birer “sağlık koordinatörünün” görev yapmasını da hedefliyor.

Yürüyüş ve bisiklet yolları daha iyi hale getirilecek. Okullar ile spor kulüpleri arasında daha fazla işbirliği sağlanacak.

Hükümet obezite sorunu yaşayan insanları da daha fazla destekleyecek.



Hollanda’daki yetişkinlerin yarısının fazla kilo sorunu yaşadığına işaret eden van Ooijen, günlük yaşamda insanların sürekli sağlıksız seçimlere yönlendirildiğini söyledi.

Devlet Bakanı van Ooijen, “İnsanlar, ne yiyip içeceğine kendisi karar verebilmeli ancak bu özgür seçim, akıllı pazarlama ve etrafımızda sürekli büyüyen fast food çeşitleri nedeniyle büyük bir baskı altında. Hükümet olarak bunu dengelemek istiyoruz” dedi.

Edip Akbayram Sevenlerine Unutulmaz Dakikalar Yaşattı

Edip Akbayram Sevenlerine Unutulmaz Dakikalar Yaşattı

Utrecht şehrinde Tivoli salonundaki Edip Akbayram konserine ilgi çok büyüktü. Edip Akbayram salonu tıklım tıklım dolduran sevenlerine unutulmaz dakikalar yaşattı.



Yaşının ilerlemesine rağmen performansından hiç birşey kaybetmeyen sanatçı verdiği konsere orkestrasıyla tam kadro katılarak playback yapmadan canlı olarak Türkiye’deki ozanların türkülerini de harmanlayarak söyledi.



Aşık Veysel’den, Mahsuni Şerif’ten, Arif Sağ’dan, Neşet Ertaş gibi ozanların türkülerin yanısıra “Yiğidim Aslanım, Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz, Uğurlar Olsun gibi türküleri söyleyerek katılan seyircilere unutulmaz dakikalar yaşattı. Salona dia gösterisiyle Atatürk’ün fotoğrafı yansıtıldı.



Sanatçı Edip Akbayram,” Atatürk ilkeleri doğrultusunda yürüyeceğiz. Atatürk Türkiye’yi aydın Türk gençliğine emanet etmiştir. Bizlerde bu emaneti ilelebet devam ettireceğiz, vatanımızın gelişmesi için eğitim şarttır, ne gelirse cehaletten gelir. Eğitime önem vererek önemli yerlerde görev almalıyız. Bugünkü bu konseri eksiksiz profesyonelce organize eden Mystiek Productions yetkililerine teşekkür ederim” diyerek sözlerini tamamladı.




HOLLANDA DA TÜRK TOPLUMUNUN YERİ

HOLLANDA DA TÜRK TOPLUMUNUN YERİ

Özcan Özbay (Özel Haber)

Hollanda da yapılan incelemelere göre ülkede yaşayan Türklerin %51.7 sı ikinci nesil Türklerden oluşuyor.



2013 yılında Hollanda da yaşayan Türklerin sayısı 335 bin 591 iken 2020 yılında bu rakkam 416 bin 864 e yükselmiş, 2022 de ise 429 bin 978 e cikmiş.

Hollanda genelinde Türk nüfusunun dağılımına bakıldığında toplam nüfusu 655 bin 468 kişi olan Rotterdam ın, 47 bin 750 kişi ile en çok Türk ün bulunduğu şehir olduğu görülmekte.

Türklerin yoğun yaşadığı şehir listesinde ikinci şehir ise başkent Amsterdam. Toplam 882 bin 633 kişinin yaşadığı Amsterdam’da, 44 bin 882 Türk bulunuyor.



Listenin üçüncü sırasında 553 bin 417 kişilik nüfuslu Den Haağ şehrinde yaşayan Türklerin sayısı 42 bin 148 kişi.

Ülkenin büyükşehir sıralaması ile de aynı giden Türklerin yoğun yaşadığı şehirler listesinde dördüncü sırada Utrecht yer alıyor. 361 bin 699 kişinin yaşadığı Utrecht te 14 bin 466 Türk yaşıyor.

Sırası ile diğer şehirlerde yaşayan Türklerin sayılarıda şöyle;

Zaanstad: 12 bin 848 kişi
Eindhoven: 11 bin 819 kişi
Enschede: 8 bin 812 kişi
Arnhem 8 bin 621
Tilburg 8 bin 431
Schiedam 8 bin 137
Deventer 6 bin 819



Hollanda Merkezi İstatistik Bürosu (CBS)nin geçtiğimiz gülerde “Entegrasyon ve Birlikte Yaşam” adı ile yayınladığı raporda Hollanda’da yetişen ikinci nesil Türk geçleri arasında, üniversite öncesi, Yüksek Düzey Ortaöğretim (havo) ve Lise düzeyinde Üniversiteye Hazırlık Eğitimi (vwo) okullarına giden gençlerin sayısının arttığı da belirtiliyor.


Avusturya’dan Bulgaristan ve Romanya’ya Schengen vetosu

Avusturya’dan Bulgaristan ve Romanya’ya Schengen vetosu

Avusturya, Schengen Bölgesi’nin Bulgaristan ve Romanya’yı da içine alacak şekilde genişlemesi ile ilgili tasarıyı veto edeceğini duyurdu.

Avusturya, Avrupa Birliği’nin (AB) en yoksul iki ülkesi Romanya ve Bulgaristan’ın vizesiz seyahat edilebilen Schengen Bölgesi’ne dahil edilmesini veto edeceğini açıkladı.

Schengen Bölgesi’nin genişlemesine yönelik kararlar, Birlik üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınıyor. AB bakanlarının Hırvatistan’ın Schengen’e katılmasını onaylaması bekleniyor ancak Bulgaristan ve Romanya konusunda farklı görüşler var. Avusturya İçişleri Bakanı Gerhard Karner, “Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen Bölgesi’ne katılmasını bugün veto edeceğim. Pek çok yerde çalışmayan bir sistemin genişlemesini yanlış buluyorum” ifadelerini kullandı.



Viyana’nın “düzensiz göç” kaygısı

Sığınma başvurusu sayılarının artışta olduğu Avusturya’da Bulgaristan ve Romanya’dan ülkeye gelecek olanların düzensiz göçü artıracağından endişe duyuluyor. Karner, ülkedeki duruma ilişkin, “Bu yıl 100 binin üstünde kişi yasal olmayan yollardan sınırı geçti” ifadelerini kullandı.



Avusturya’nın, Türkiye’ye komşu olan Bulgaristan’ın Schengen Bölgesi’ne dahil edilmemesi yönündeki veto kararını Hollanda da destekliyor. Hollanda Göç Bakanı Eric van der Burg, “Bizim için Hırvatistan ve Romanya ‘evet’ ancak Komisyon’un Bulgaristan konusundaki önerisine katılmıyorum” dedi ve ülkedeki “yolsuzluk ve insan hakları” konuları konusundaki endişelerini vurguladı.

Bulgaristan ile Romanya’nın Schengen Bölgesi’ne katılma kararı konusunda iki ülke beraber değerlendiriliyor ancak Hırvatistan bağımsız olarak ele alınıyor.

Kaynak: Deutsche Welle / Güncel




Kalp krizine karşı hayat kurtaran 5 öneri

Kalp krizine karşı hayat kurtaran 5 öneri

Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Polat Canbolat, ‘‘Kalp krizine acil müdahale etmek ve hayati tehlikeyi önlemek için belirtilerin tanınması ve kriz anında vakit kaybedilmemesi gerekir’’ dedi.

NAZAN DOĞANER HALICI

Kalp damarlarında ani tıkanma sonucu ortaya çıkan kalp krizi bazen şiddetli göğüs ağrısı ile gelirken bazen de terleme ve bulantıyla kendini gösterebiliyor… Kalp-damar hastalıklarının dünyada ve ülkemizde birinci ölüm nedeni olduğunu hatırlatan Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Polat Canbolat, kalp krizine karşı hayat kurtaran önlemleri şöyle sıraladı…


Doç. Dr. İsmail Polat Canbolat

1 – Kalp krizi riskini artıran nedenleri bilin

Kalp krizi kalbi besleyen atar damarların ani olarak tıkanmasıdır. Bu durum genellikle damar sertliğine bağlı olarak gelişir. Damar sertliği gelişiminin en sık sebepleri ise hipertansiyon, şeker hastalığı, sigara ve kolesterol yüksekliğidir. Yıllar içerisinde kalbi besleyen damarlarda plak oluşur. Bu plakların aniden yırtılarak tam veya tama yakın tıkanması kalp krizine sebep olur. Kalp krizi geçiren her üç kişiden biri daha hastaneye ulaşmadan hayatını kaybeder. Bu nedenle erken tanı ve tedavinin çok önemli olduğu kalp krizinde şikayetlerin geçiştirilmemesi ve hastaneye acil başvurulması gerekir.

2 – Bu belirtileri önemseyin

Kalp krizi belirtileri çok çeşitli işaretlerle ortaya çıkabilir. İşte en sık görülen şikayetler:

– Baskı, sıkışma tarzında genellikle üzerine biri oturmuş şeklinde tarif edilen 15 dakikadan uzun süren göğüs ağrısı.

– Omuz, kol, sırt, boyun, çene, dişler veya üst karın bölgesine yayılan ağrı veya rahatsızlık hissi.

Bunların yanı sıra nadir görülen ama ani gelişen şikayetler de şöyle sıralanabilir…

– Bulantı ve soğuk terleme.

– Ciddi nefes darlığı.

– Baş dönmesi, sersemlik hissi.



Bu şikayetler genellikle kadınlarda, yaşlılarda, kontrolsüz şeker hastalığı ve böbrek yetersizliği olan kişilerde ortaya çıkar. Bu belirtiler aniden gelişirse ve 15 dakikadan uzun sürerse 112 aranmalı ve acil servise başvurulmalıdır.

3 – Kalp krizi geçirdiğinizi düşündüğünüz an bunları yapın

– İlk yapmanız gereken belirtileri geçiştirmeden yardım istemektir. Eğer yalnızsanız en yakınlarınızı aramaktan çekinmeyin. Maalesef özellikle yaşlı bireyler, yakınlarını rahatsız etmemek adına şikayetlerini geçiştirme çabasına girerler. Oysa şikayetlerden birini hissediyorsanız aile bireylerinize muhakkak haber verin.

– Tek başınıza araba kullanarak hastaneye gitmeye çalışmayın. 112’yi arayın. Eğer araba kullanırken yukarıda belirtilen şikayetleri yaşarsanız yol kenarına park etmeye çalışın ve yardım isteyin.

– Kuvvetli öksürmekle kalp krizini durdurmak mümkün değildir. Sosyal medyada bu ve buna benzer güvenilir sağlık kuruluşları tarafından önerilmeyen bilgilere itibar etmeyin.

– Tansiyonunuzu bilmiyorsanız dil altı denilen tansiyon düşürücü ve göğüs ağrısını azaltıcı ilacı kullanmayın. Kalp krizi sırasında tansiyonunuz normalden daha da düşük olabilir. Dil altı kullanmanız durumu daha da kötüleştirebilir.



4 – Kalp krizi geçiren birine bilinçli davranın

Yanınızdaki birinin kalp krizi geçirdiğinden şüpheleniyorsanız ilk yapmanız gereken acil yardım için 112’yi aramak olmalıdır. Panik yapmadan önce kişiyi hareket ettirmemeye çalışın. Mümkünse uzanmasını sağlayıp, varsa kemer ve kravatını gevşetin. Rahat hava alabilmesi için de odayı havalandırın. Kişi ani bilinç kaybı yaşarsa ilk yardım eğitimi almadıysanız müdahalede bulunmayın.

5 – Önlem almayı unutmayın

Kalp krizi riskimizi büyük ölçüde azaltabiliriz, fakat tamamen ortadan kaldıramayız. Sağlıklı yaşam olmazsa olmazımızdır. Normal kiloda kalmaya gayret etmek, sağlıklı beslenmek, sigarayı bırakmak, uyku düzenine dikkat etmek, fiziksel aktivite yapmak ve düzenli kontrole gitmek ilk adımlarınız olmalıdır.



Tansiyon değerlerini normal seviyelerde tutmak kalp krizi riskini azaltan en büyük etmendir. Belirli aralıklarla tansiyonumuzu ölçmek çok önemlidir. Sinsi bir hastalık olan hipertansiyon çoğunlukla belirti vermez. Belirti vermesini beklemeden aralıklı takip etmek en önemli koruyucu faktördür. Yine hipertansiyon hastalarında en büyük sorunlardan biri şikayet yapmadığı için ilaçların aksatılmasıdır. Tansiyon değerlerimiz kontrol altında olacak şekilde ilaçlarımızı kullanmalıyız.

Şeker hastalığının kontrolü de kalp krizi riskini büyük oranda azaltır. Düzenli beslenme ve önerilen şekilde ilaçların kullanılması ile risk azaltılabilir.



Kolesterol yüksekliği, damar sertliğinin en önemli nedenlerinden biridir. Yaklaşık olarak kolesterolün yüzde 20’si beslenmeden etkilenir. İşlenmemiş bitkisel besinlerden zengin, hayvansal ürünlerden fakir Akdeniz diyeti tarzı beslenme kolesterolde etkin düşüşe sebep olur. Buna rağmen damar sertliği var ise kolesterol düşürücü ilaçlara başlanması kalp krizi riskini azaltır.


60 YAŞ ÜZERİ EMEKLİ OLMAK İSTEYENLER SAĞLIK KONTROLÜNDEN MUAF OLACAKLAR

60 YAŞ ÜZERİ EMEKLİ OLMAK İSTEYENLER SAĞLIK KONTROLÜNDEN MUAF OLACAKLAR

Özcan Özbay

Hollanda da 60 yaş üzeri vatandaşların emekli olmaya karar vermelerinde sonra daha önce yapılan sağlık kontrolleri yapılmayacak.



Konu ile ilgili olarak edinilen bilgiye gore Sosyal Sosyal Isler ve Çalisma Bakani Karien van Gennip tarafindan Meclis’e gönderilen bir açiklamada önümüzdeki dönem içinde halen çalisacak durumda olan binlerce 60 yas ve üstü kisinin saglik kontrolü yapilmadan direk olarak malulen emekliye ayrila bilecek.



Bakan Van Gennip açiklamasinda UWV’nin saglik kontrollerinde yogunlugu atlatamadigini ve bu yöntemle olusacak mali yükün önüne geçilebilecegini belirtiyor. Bakana göre bu sorunlari asmanin yöntemi Basitlestirilmis Degerlendirme’den geçiyor.



Van Gennip, UWV’nin tibbi muayeneler yapan bölümünde kapasitenin çoktan asildigini ve bu yükün hafifletilmesi gerektigini söylüyor. Malulen emeklilik basvurularinda yaklasik her bes kisiden birinin, altmis yasin üzerindeki kisilerden olustugu belirtiliyor.



UWV; 60 yas üstü ancak çalismaya devam eden kisilerin, bu uygulamaya zorunlu olarak tabi tutulmayacaklarini özellikle belirtiyor. Bu kisilerin Basitlestirilmis Degerlendirme Yöntemine katilmamayi seçebileceklerini belirten UWV, bu durumda diger WIA basvurulari yapanlar gibi doktor kontrolüne tabi tutulacaklarini belirtti.