Schengen bölgesine girişte yeni dönem yine ertelendi
Fransa, Almanya ve Hollanda’nın itirazlarının ardından, AB vatandaşı olmayanların Schengen bölgesine girmeden önce parmak izlerinin ya da fotoğraflarının alınmasını gerektiren giriş-çıkış sisteminin (EES) uygulamaya konulması üçüncü kez ertelendi.
Fransa, Almanya ve Hollanda’nın endişelerini dile getirmesinin ardından, 10 Kasım’dan itibaren AB’ye giriş yapan yolcuların parmak izlerinin alınmasına ilişkin planlar üçüncü kez ertelendi.
AB vatandaşı olmayanların Schengen bölgesine girmeden önce parmak izlerinin ya da fotoğraflarının alınmasını gerektiren giriş-çıkış sisteminin (EES) uygulamaya konulması daha önce iki kez ertelenmişti.
Sistemin geçen yıl yaz aylarında uygulamaya konması bekleniyordu ancak Fransa, sonbaharda yapılacak Rugby Dünya Kupası ve bu yaz yapılan Olimpiyatlar üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı endişesini dile getirdi. Bu yıl 6 Ekim’e ertelenen uygulama, daha sonra AB’ye yapılacak okul gezilerinin sekteye uğrayacağı endişesiyle kasım ayına ertelendi.
AB diplomat kaynakları, Avrupa Komisyonu tarafından geçen ay resmi olarak duyurulmasına rağmen yeni giriş-çıkış sisteminin herhangi bir versiyonunun dört hafta içinde uygulamaya hazır hale gelme ihtimalinin çok düşük olduğunu söyledi.
Masada birçok seçenek var
Lüksemburg’da yapılacak içişleri bakanları toplantısında AB başkentlerine acil durum planları hakkında bilgi verilecek ve alternatif seçenekler masaya yatırılacak. Bu seçeneklerden biri, bir yıl içinde tüm programın liman liman ve havaalanı havaalanı aşamalı olarak başlatılmasını içeriyor.
Bir diğeri ise pasaportlardan alınan verilerin merkezi veri tabanına yüklenmesi, ancak parmak izi ya da yüz tanıma verilerinin başka bir yerde ya da daha sonraki bir tarihte alınması suretiyle gelecek yıl henüz belirlenmemiş bir tarihte “EES Lite” uygulamasının başlatılması.
İngiltere’nin Dover Limanı gibi yerlerdeki en büyük zorluklardan biri, yolcuların parmak izlerinin alınması için arabalarından ya da otobüslerinden inmek zorunda kalmalarından kaynaklanan gecikmeler.
Bir başka seçenek de sınırlarda biyometrik veri alınmasını zorunlu kılan AB kurallarını değiştirerek turistlerin ve diğerlerinin biyometrik verilerini bir uygulama üzerinden ya da liman veya havaalanlarından güvenli yerlerde yüklemelerine izin vermek.
Sistem ‘karmaşa’ dolu
Bir kaynak, AB liderlerinin “itibar kaybetmeden” nasıl ilerleyeceklerini bulmaya çalıştıklarını ve bunun “biraz karmaşalı” olduğunu söyledi.
Fransa, Almanya ve Hollanda, Paris’teki Charles de Gaulle, Hollanda’daki Schiphol ve Almanya’daki Frankfurt havalimanları gibi büyük havalimanlarıyla AB’ye gelen tüm iç trafiğin yüzde 40’ına sahip. Köln ve Münih gibi daha küçük havalimanlarında da kapasite konusunda endişeler var.
Üç ülke Eylül ayı başında Avrupa Komisyonu’na bir mektup yazarak “hazır olma” deklarasyonunu imzalayamayacaklarını bildirirken, Fransa Noel ve şubat ayındaki okul tatillerinde Dover’dan İngiltere’ye gelecek tatil trafiğinden endişe duyuyor. O tarihten bu yana görüşmeler devam etse de bir çözüm bulunamadı.
DENiZ TV OLARAK IZLE
Kaynaklar, Manş Denizi’ni geçen araçların yüzde 90’ının AB pasaportuna sahip olması nedeniyle kamyon trafiğinin sorun teşkil etmediğini belirtiyor ancak yolcu araçlarında ve tur otobüslerinde yaşanacak herhangi bir gecikmenin kentte ve otoyolda trafiğin sıkışmasına neden olabileceğinden endişe ediyor.
